GÜNDEMSİZ TÜRKİYE!

Alp Ramazanoğlu |

24 Haziran Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimler, 31 Mart Yerel Seçimleri, 23 Haziran İstanbul Yenileme Seçimleri derken son bir buçuk yılda aşırı yoğun bir dönemden geçti Türkiye...

Yine aynı dönemde Rahip Brunson meselesiyle başlayan Türk Lirası’nın dolar ve diğer yabancı para birimleri karşısında yaşadığı değer kaybı sonrası başlayan ekonomik kriz aylarca gündemimizi meşgul etti.

Ekonomik kriz hala etkisini sürdürse de yaz aylarının gelmesiyle birlikte pazar fiyatlarında suni bir iyileşme yaşanıyor. Bu yüzden tıpkı siyaset gibi ekonomi de gündemden düşmüş durumda.

Peki gündemde ne var? Şeyma Subaşı’nın 3 ayrı kitap editörüne yazdırdığını itiraf ettiği ve ilk baskısında 40 bin adet sattığı ileri sürülen kitabı… Gündemimiz ne kadar boş varın siz düşünün.

Uzun aylar süren yoğun gündemin sonrasında düşülen bu boşluk, adeta biz gazetecileri sudan çıkmış balığa çevirdi. Sanki Türkiye değil, bir İskandinav ülkesinde yaşıyormuşuz gibi hissetmeye başladık.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bazı bakanları değiştireceği, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin revizyonu gibi gündem maddeleri var ancak bunlar da yeteri kadar ses getirmiş değil. Dış politikada Kıbrıs, Doğu Akdeniz, Suriye, S-400, F-35 meseleleri de yeteri kadar ilgi görmüyor.

Gündem maddeleri, haftalarca konuşulacak türden önemli olsa da kamuoyunda boşvermişlik var. 

"Mevsimin bunda payı vardır" diyeceğim ama geçmiş yılların yaz mevsimindeki gündem yoğunluğu geliyor aklıma... Milletçe yaşadığımız bu rahatlamanın tek nedeni yorgunluk. 

Seçim süreçleri, ekonomik krizler, dış politika derken milletçe yorulduk. Türk milleti kısa süreliğine de olsa bir İskandinav ülkesinde yaşıyormuş gibi rahat olmak, kendine, ailesine ve belki de iç dünyasına kapanmak istiyor.

Umarım bir gün, görmek duymak istemediğimiz için değil; gerçekten iç ve dış sorunlarını çözmüş bir Türkiye’de yaşadığımız için gündemsizlikten şikayet ederiz...