HİCRİ, RUMİ, MİLADİ DEĞİL TÜRKİ TAKVİM!

Alp Ramazanoğlu |


Türkiye’yi her anlamda dönüştüren Atatürk İlke ve İnkılaplarından biri de “Takvim Devrimi”ydi.

Osmanlı Türkiye’sinde Hicri ve Rumi olmak üzere devam eden iki takvimli uygulama Cumhuriyet Türkiye’sinde kaldırıldı. Türkiye, 1 Ocak 1926 tarihiyle birlikte Batı’nın kullandığı Miladi takvime geçiş yaptı.

Hicri ve Rumi takvimin başlangıcı, Hz. Muhammed’in Mekke’den Medine’ye göçünü esas alırken, Miladi takvim ise Hz. İsa’nın doğumundan sonra gelen ilk ayı başlangıç olarak kabul ediyor.

Hicri ve Rumi takvimlerden Miladi takvime geçen Türkiye; bunların yerine kendi tarihine ait bir olayı başlangıç kabul eden Güneş esaslı “milli bir takvim” oluşturup, bunu uygulayabilir miydi?

Ben bunun üzerine düşündüm... Ve Büyük Hun İmparatoru Mete Han'ın tahta geçişinin, aynı zamanda Türk Kara Kuvvetleri'nin de kuruluşunun başlangıç olduğu bir takvim hazırladım. Oluşturduğum takvime de “Türki takvim” adını verdim.

Miladi takvim gibi Güneş esaslı olan Türki takvimin, Miladi’den; başlangıç tarihi ve ayların dizilimi gibi küçük farkları var.

İşte ütopyadaki milli takvimimiz…



TÜRKİ TAKVİM

Güneş esaslı bir takvim olan Türki takvimin başlangıcı, Büyük Hun İmparatoru Mete Han’ın tahta geçtiği tarihi esas alır. 

Mete Han, dünya savaş tarihinde onluk sistemi kuran ve modern orduların temelini atan Türk hakanıdır. Bu nedenle Mete Han’ın tahta geçtiği tarih, hem Türk Kara Kuvvetleri’nin kuruluş tarihi hem de Türki takvimin başlangıcı olarak kabul edilir. Bu tarih Miladi takvime göre Milattan Önce (MÖ) 209 yılına tekabül etmektedir. 

Türki takvimin yılbaşı diğer birçok kadim takvimde olduğu gibi 1 Mart’tır. Miladi takvimin yılbaşı da ilk uygulamada 1 Mart’tı. Ancak Roma'nın ikinci kralı Numa Pompilius döneminde Roma tanrılarından Janus'a atfen 1 Ocak’a çekildi. Nitekim, Batı dillerinde ocak ayını anlatan january, janvier, januar gibi sözcükler Janus'tan gelmektedir.

Türki takvimin başlangıç tarihi ise 1 Mart 1’dir (01.01.01). Bu tarih Miladi takvimde MÖ 1 Mart 209 (MÖ 01.03.209) gününe denk gelmiştir.

TÜRKİ TAKVİM’DE GÜNLER VE MEVSİMLER

Türki takvimde de tıpkı Miladi takvim gibi:

1 yıl; 12 ay, 52 hafta, 365 gün 6 saattir. Dört yılda bir yaşanan artık yıl ise 366 gündür.

1 ay; 4 hafta 2 veya 3 (30 veya 31) gündür. (28 gün süren Şubat ayı, artık yıllar olan dört yılda bir, 29 gün sürmektedir.)

1 hafta 7 gün, 1 gün 24 saat, 1 saat 60 dakika, 1 dakika 60 saniye, 1 saniye 60 salisedir.

1 yıl 4 mevsimdir; 
Bahar: 21 Mart-20 Haziran, 
Yaz: 21 Haziran-22 Eylül, 
Güz: 23 Eylül-20 Aralık, 
Kış: 21 Aralık-20 Mart tarihleri arasındadır.

Gece-gündüz eşitliği, 21 Mart ve 23 Eylül günlerinde meydana gelir.

En uzun gün; Kuzey Yarım Küre’de 21 Haziran, Güney Yarım Küre’de 21 Aralık’tır.

En uzun gece; Kuzey Yarım Küre’de 21 Aralık, Güney Yarım Küre’de 21 Haziran’dır.

HAFTA İÇİ VE HAFTA SONU

Türki takvimde haftanın başlangıç günü Pazar’dır. Zaten bir şeyin ertesi nasıl bir şeyin başlangıcı yapıldı? Bunu anlamak mümkün değil. Dolayısıyla Pazartesi sendromları, Türki takvimde yerini Pazar sendromlarına bırakıyor :)

Detaylar ise şöyle:

Bir haftada; hafta içi 5, hafta sonu 2 olmak üzere 7 gün vardır. Bunlar:
Hafta içi; Pazar, Pazartesi, Salı, Çarşamba ve Perşembe’dir.
Hafta sonu; Cuma ve Cumartesi’dir.

TÜRKİ VE MİLADİ TAKVİME GÖRE AYLARIN DİZİLİMİ

Türki 
1. Ay: 1-31 Mart
Miladi
3. Ay: 1-31 Mart

Türki
2. Ay: 1-30 Nisan          
Miladi
4. Ay: 1-30 Nisan

Türki 
3. Ay: 1-31 Mayıs          
Miladi
5. Ay: 1-31 Mayıs

Türki 
4. Ay: 1-30 Haziran     
Miladi
6. Ay: 1-30 Haziran

Türki
5. Ay: 1-31 Temmuz
Miladi
7. Ay: 1-31 Temmuz

Türki
6. Ay: 1-31 Ağustos
Miladi
8. Ay: 1-31 Ağustos

Türki
7. Ay: 1-30 Eylül
Miladi
9. Ay: 1-30 Eylül

Türki
8. Ay: 1-31 Ekim
Miladi
10. Ay: 1-31 Ekim

Türki
9. Ay: 1-30 Kasım
Miladi
11. Ay: 1-30 Kasım

Türki
10. Ay: 1-31 Aralık
Miladi 
12. Ay: 1-31 Aralık

Türki
11. Ay: 1-31 Ocak
Miladi
1. Ay: 1-31 Ocak

Türki
12. Ay: 1-28/29 Şubat
Miladi
2. Ay: 1-28/29 Şubat

MİLADİ VE TÜRKİ TAKVİM ARASINDAKİ YIL FARKI

Miladi Takvim ve Türki Takvim arasında, Türki takvim lehine 208 yıllık bir fark mevcuttur. Bu fark; Miladi takvim 1 Ocak’ta yeni yıla girdiği için 1 Ocak-28/29 Şubat tarihlerindeki 2 ay boyunca 207 yıldır. Kalan 10 ay için fark 208 yıldır. 

Miladi takvimde nasıl Hz. İsa’nın doğumundan önceki yıllar Milattan Önce (MÖ), doğumundan sonraki yıllar Milattan Sonra (MS) şeklinde tanımlanıyorsa; Türki takvimde de Mete Han'ın tahta çıkışı ve Türk Kara Kuvvetleri'nin kuruluşu öncesi yıllar Kuruluştan Önce (KÖ), sonraki yıllar ise Kuruluştan Sonra (KS) olarak tanımlanır.

MİLADİ’DEN TÜRKİ TAKVİME ÇEVİRİM 

Miladi takvim, Türki takvime çevrilirken 1 Ocak-28/29 Şubat tarihleri için 207, 1 Mart-31 Aralık tarihleri için 208 yıl eklenir. 

Türki takvim, Miladi takvime çevrilirken 1 Ocak-28/29 Şubat tarihleri için 207, 1 Mart-31 Aralık tarihleri için 208 yıl çıkarılır. 

Bu hesaplamalar ışığında Miladi takvimde hangi tarihin Türki takvimde hangi tarihe denk geldiğini bulabilirsiniz. 


Örnek hesaplamalar:

Miladi 25 Nisan 2011 tarihi
2011+208
Türki 25 Nisan 2219 tarihine eşittir.

Miladi MÖ 1 Şubat 158 tarihi
-158+207
Türki KS 1 Şubat 49 tarihine eşittir.

Miladi MÖ 6 Eylül 2000 tarihi
-2000+208
Türki KÖ 6 Eylül 1792 tarihine eşittir.

Miladi 29 Ocak 1979 tarihi
1979+207 Türki 29 Ocak 2186 tarihine eşittir.

Bu yazının yayımlandığı Miladi 3 Ağustos 2019 (03/08/2019) tarihi Türki takvimde 3 Ağustos 2227 (03/06/2227) tarihine tekabül etmektedir.

Türki takvime göre tarihimizin önemli olaylarından birkaç örnek:

Cumhuriyetimizin kuruluşu:
Miladi: 29 Ekim 1923 (29/10/1923)
Türki: 29 Ekim 2131 (29/08/2131)

İstanbul’un fethi:
Miladi: 29 Mayıs 1453 (29/05/1453)
Türki: 29 Mayıs 1661 (29/03/1661)

Malazgirt zaferi:
Miladi: 26 Ağustos 1071 (26/08/1071)
Türki: 26 Ağustos 1279 (26/06/1279)

24 Ocak kararları:
Miladi: 24 Ocak 1980 (24/01/1980)
Türki: 24 Ocak 2187 (24/11/2187)

Siz de yukarıdaki hesaba göre; doğum gününüzü veya önemli bulduğunuz diğer tarihleri, Miladi takvimden Türki takvime çevirebilirsiniz. :)  


GÖKTÜRKÇE OKU GÖKTÜRKÇE YAZ!

Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün, Türkiye’yi dönüştüren devrimleri hayata geçirirken Türkçü fikirlerini takvim devrimi ve Yeni Türk Alfabesi’nin kabulünde de uygulamasını isterdim.

Latin harflerine geçmek yerine Göktürk alfabesinin kullanılmasını, tıpkı Türki takvim düşüncem gibi Türklüğün şahsiliği açısından daha değerli buluyorum.

Keşke Göktürk alfabesi, modern Türkçenin ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde geliştirilseydi ve tercih edilseydi... Biz Türk milleti de Arap’ın harflerini bırakıp Batı’nın harflerine geçmek yerine kendi öz alfabemizi kullanabilseydik...

Yorumlar

Popüler Yayınlar