O GÜNKÜ İNANÇTI BUGÜNLERİN TEMELİ
Alp Ramazanoğlu |
Uzun bir telaşe döneminin ardından günlük olağan hayat akışına dönmüş olmanın huzurunu yaşıyorum.
Ancak son 2 aydaki koşuşturmanın bende bıraktığı, “her
şey tam ve yerli yerinde olmalı, olacaksa bir an önce ve eksiksiz olmalı”
takıntısından tam olarak kurtulmuş değilim. Bunu da rutinime döndükten sonra
atlatacağıma inanıyorum.
28 yaşında üzerimde bulunan sorumluluklara
baktığımda yaşadığım strese, bedenim de cevap veriyor. 13-14 yaşlarında
tanıştığım ancak uzun yıllar uykuya dalmış olan cilt hastalığımın yeniden
kendini göstermesi ve çok hızlı ilerlemesi bunun göstergesi.
Aynı sorumlulukları paylaştığım benden 4 yaş küçük
eşimin, daha güçlü ve inançlı duruşu ona bir kez daha hayran olmama neden
oluyor. Bir kelime dahi etmeden içten içe ondan kuvvet alıyorum. Eğer eşim daha
temkinli ve risk almayı sevmeyen bir insan olsaydı, attığım cesur adımlarda
yanımda ve en büyük destekçim olmasaydı bugünlere bu şekilde gelebilir miydik…
Hayat serüveninde onunla aynı yolda yürümek benim
için en büyük şans.
Henüz nişanlıyken ve en zor günlerimizi yaşarken
eşime “Atılacak tek kurşunumuz var, ya vuracağız ya kaçıracağız” demiştim ve gelmiştik
İstanbul’a.
Bana duyduğu o günkü inançtır, bugünlerimizin temeli.
Şimdi şükürler olsun ki güzel bir evlat ve bir ev sahibiyiz.
Oğlumuzun hayatımıza kattığı tarifi olmayan sevgi ve
fedakarlık duygularıyla şimdi kendi yuvamızda, kurduğumuz güzel düzenin
oturmasıyla birlikte sakin yaşamımıza geri dönüyoruz.
Yorumlar
Yorum Gönder