İYİ PARTİ’NİN İSTİKBALİ

Alp Ramazanoğlu |



İYİ Parti’nin kurulmasının üzerinden yaklaşık 2,5 yıl geçti. Ülkücü camianın MHP’den ayrılan önemli isimlerinin kurduğu parti, 2018 Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimleri ile 2019 Yerel Seçimlerinde aldığı sonuçlarla beklentilerin altında kaldı.

Bu sonuçlar, İYİ Parti’nin geleceğinin bazı kesimler tarafından sorgulanmasına yol açtı. Onlara göre “bir gelecek vaat etmeyen İYİ Parti” MHP lideri Bahçeli sonrasında dağılacak, parti tabanı ‘Bahçeli’siz MHP’ye dönecek.

Bu sav, İç Anadolu ve Karadeniz bölgeleri üzerinden değerlendirildiğinde bile yanlış. Hele Türkiye’de asıl yoğun nüfusun bulunduğu Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerine bakıldığında İYİ Parti’nin Türk siyasal yaşamında uzun ömürlü olacağını anlamak zor değil. Çünkü İYİ Parti; sağ-Kemalist, laik-milliyetçi bir çizgide olduğu için dindar olmayan şehirli ve eğitimli milliyetçilerce itibar ve teveccüh görüyor.

İKİ FARKLI TABANA HİTAP EDEN İKİ MİLLİYETÇİ PARTİ

Sağ-Kemalist seküler-milliyetçiler, İYİ Parti öncesinde MHP ve CHP arasında tercih yapmak zorunda kalıyordu. MHP’yi dindar ve taşralı buldukları için, CHP’yi de Kemalizm çizgisinden sapıp sola doğru kaydığı için eleştiriyorlardı. Ancak kendi dünya görüşlerine uygun başka bir parti olmadığı gerekçesiyle de MHP-CHP’den birine oy veriyorlardı.

İşte İYİ Parti, sağ-Kemalist laik-milliyetçi seçmenin aradığı adres oldu, onlar için gerçek bir alternatif haline geldi.

MHP, İYİ Parti’ye kaptırdığı bu seçmen grubunun ardından eğitim düzeyi yüksek olmayan, taşralı ve dindar milliyetçiler ile AK Parti küskünlerinin buluşma noktası oldu.

CHP’ye küskün sağ-Kemalistler İYİ Parti’ye; AK Parti’ye küskün muhafazakar-milliyetçiler MHP’ye yöneldi. MHP ve İYİ Parti bir bütünken 2002’den bugüne en fazla yüzde 16,5 oy almıştı; ayrı ayrı seçime girdiklerinde iki partini toplam oy oranı yüzde 21’i geçti.

Bu sonuçlar, kavgalarla iki partiye bölünen Türk milliyetçiliğinin büyük kan kaybedeceğini düşünenleri yanılttı. İdeoloji tarihinde eşine az rastlanır bir şekilde daha da güçlendi.


BAŞARI VE BAŞARISIZLIK İHTİMALİ

- İYİ Parti, yüzde 10’luk seçmen kitlesini korumak ve artırmak istiyorsa Millet İttifakı’ndaki rolüne devam etmeli.

- Seküler ve sağ-Kemalist milliyetçi politikalardan ödün vermemeli.

- MHP’nin Kürt seçmen nezdinde sicili çok sıkıntılı. İYİ Parti’ye ise mesafeli olmakla birlikte karşı değiller. Bunun en büyük kanıtı 2019 yerel seçimlerinde CHP ve İYİ Parti’den oluşan Millet İttifakı’na tüm büyük şehirlerde koşulsuz destek vermeleri.

- İYİ Parti, Kürt kökenli vatandaşlarımıza Türk milliyetçiliğinin öncü aydınlarından Atatürk’ün “fikir babam” dediği Ziya Gökalp’in görüşleri üzerinden seslenebilir. Gökalp’in, Türk ve Kürt kökenlerine sahip olduğunu ve milliyetçilik fikrini iki halkın kardeşliği üzerinde nasıl inşa ettiğini hakkıyla anlatmalı. Bunu yaparken AK Parti’nin yaptığı Kürt açılımı, demokratik açılım gibi popülist, içi boş ve tepki çekecek söylemlerden kaçınmalı.

- ANAP, DYP gibi merkez sağ partilerin çizgisine asla kaymamalı. Bu alanda AK Parti, Davutoğlu’nun Gelecek Partisi ve Ali Babacan’ın kuracağı yeni parti kıyasıya yarışacak. Dolayısıyla merkez sağdan İYİ Parti’ye oy gelmesi çok çok zor. Aksine olası atacakları bu adım CHP’den aldıkları emanet oyları yeniden CHP’ye çevirir.

- MHP’nin üstlendiği muhafazakar-milliyetçi dili asla kullanmamalı. Orijinali varken kimse çakmasına oy vermez. Üstelik bu politika sağ-Kemalist laik ve şehirli milliyetçileri partiden koparır.

- AK Parti, zaman zaman İYİ Parti ile ittifak için nabız yokluyor. Partideki bazı isimler de buna hevesli görünüyorlar. Üzerine çok fazla bir şey söylemeye gerek yok. İYİ Parti böyle bir ittifakta yer alırsa kuruluş gayesini inkar, varlık sebebini yok eder. Bu da parti için intihar demektir.

Yorumlar

Popüler Yayınlar