ÇİN VİRÜSÜ VE ÇİNLİ PİŞKİNLİĞİ
Alp Ramazanoğlu |
ABD
Başkanı Donald Trump, bu belaya Çin virüsü demekte haksız mı? Çin virüsü demek
ırkçılık ise bundan yüzyıl önce milyonlarca insanın ölümüne yol açan İspanyol
gribi kavramı ırkçılık değil miydi? Üstelik bu gribin İspanya ile alakası bile
yokken…
Çin,
tarihi boyunca çok feci kıtlıklar yaşadı. Ülkenin mutfak kültürü de buna göre
oluştu diyorlar. Peki bugün Çin’de gıda üretiminde, ithalatında ve gıdaya
ulaşmada sorun mu var? Hala yarasa çorbası içip pangolin eti tüketmenin lüzumu
ne? Sosyal medyada takipçi artırmak için canlı canlı fare, ahtapot, böcek
yiyen; ölü lağım faresini mideye indiren genç kuşak Çinlileri nasıl
savunacaksınız?
Mesele
kıtlık ise; her gün maalesef binlerce insanın açlıktan öldüğü Afrika’yı nereye
koyacağız? O insanlar Afrika gibi yabani hayvan çeşitliliğinin yüksek olduğu
bir kıtada hayatları pahasına da olsa neden her türlü hayvanı tüketmiyor?
Her
şeyi kenara bırakın; hayvanları canlı canlı kaynatmak, organlarını canlı canlı
kesmek, canlı canlı tavada pişirmek nedir? Çinli şefler, etin böylece daha
lezzetli olduğunu söylüyor. Siz kıtlıklar yaşamış millet değil misiniz? Az
lezzetli oluversin ne olacak? Bütün insanlık midesiz de siz mi damak tadının
üstadısınız?
Bunu
da bir kenara bırakın, daha iğrencini de yapıyor bu millet! Fareyi, ahtapotu,
böceği, balığı, solucanı canlı canlı servis ediyor. İğrenç soslarına batırıp
canlı canlı tüketiyor.
Peki
bunu neden yapıyorlar? İnandıkları sözde dinlerinde bir canlıyı öldürmeden
yemek, yenilen canlının ruhunu yiyen sözde insana geçiriyor. Böylece o insanın
ruhu ve bedeni gençleşiyor!
Sizin
gibi halkın inancı da, kültürü de batsın. Sizin olmayan vicdanınıza da olmayan
midenize de lanetler yağsın!
Tatlı
su solcuları ve hümanistleri buna ırkçılık diyecek. Desinler… Peki Çinlilerin
kendileri dışında tüm insanlığa, canlılara ve doğaya yaptıklarına ne
diyecekler? Kültür mü??? Bunu düşünsünler…
YALANLARININ
BEDELİNİ DÜNYA ÖDÜYOR
Çin,
salgının başında Dünya Sağlık Örgütü’ne virüsün insandan insana yayılmadığı
yalanını söylemişti. Milyonlarca Çinli, Çin yeni yılı tatili için dünyaya
dağıldı. Sınırlarını kapatmadı ve milyonlarca insan da Çin’e gitmeye devam
etti. Böylece virüs inanılmaz bir hızla diğer ülkelere yayıldı.
Ölü
sayıları konusunda da hala yalan söylüyorlar. 61 milyonluk İtalya’da, 47
milyonluk İspanya’da her gün 800’den fazla insan hayatını kaybediyor. Virüsün
çıktığı Wuhan şehri 11 milyon, Hubei eyaleti 60 milyon, Çin 1.4 milyar… Böyle
bir ülkede ölü sayısı nasıl 3 binlerde kalabilir?
UTANMAZLIK VE
PİŞKİNLİK
Çin
devleti ve halkında, sorumlu oldukları bu salgın nedeniyle dünya uluslarına
karşı en ufak bir mahcubiyet duygusu yok. Yaptıkları göstermelik yardım şovları
ve saçma sapan destek videoları vardı değil mi? Afedersiniz!
Hollanda’ya
sattıkları maskelerin hiçbir faydası olmadığı ortaya çıktı. Maskeler çöp oldu.
Çekya, İspanya ve Türkiye’ye sattıkları hızlı tanı kitlerinin hatalı sonuçlar
verdiği anlaşıldı. Binlerce tanı kiti çöpe atıldı.
Peki
Çin hükümeti özür mü diledi? Tabii ki hayır. “Üreten şirket özensiz davranmış,
yeterli bilimsel çalışma yapılmamış” açıklaması yaptılar dalga geçercesine…
Dünya
ekonomisini bitirdiler, insanlar evlerine kapandı, milyonlarca insan işini
kaybetti. On binlerce insan can verdi belki sayı milyonları bulacak. Gezegeni
bu hale getirdikten sonra virüsü yendiklerini ilan edip maskelerini çıkardılar,
havai fişekle gösteri yaptılar. Sınırlarını tüm dünya ülkelerine kapattıklarını
açıkladılar.
Ülkeler
can kayıplarıyla, üstelik bizzat sizin sorumlu olduğunuz toplu ölümlerle
tükenirken; bu sevinç bu kutlama neyin nesi? Hiç mi suçluluk hissetmezsiniz hiç
mi yüzünüz kızarmaz? Hiç mi faili olduğunuz mateme saygınız olmaz?
“Virüsü
ABD gönderdi” deyip dünyadaki komplo manyaklarının eline oyuncağı verdiniz. ABD
şu an salgının merkezi haline gelmişken, her gün yüzlerce vatandaşını
kaybediyorken utanmadan aynı yalanı tekrar ediyorsunuz.
14’üncü
yüzyılda 200 milyon insan sizin fare yeme sevdanız yüzünden hayatını kaybetti!
Veba virüsünü de mi, o tarihlerde kurulmamış olan ABD gönderdi?
Çin
bu masalları bıraksın, dünyaya yaydığı ateşin hesabını vereceği günlere
hazırlansın.
ATALARIMIZIN
HAKKI
Bizim
Çinlilere olan düşmanlığımız salgına değil tarihe dayanır. Ve o tarih bir kez
daha Türkleri ve Moğolları doğruladı. Meta Han, Cengiz Han ve diğer büyük
komutanlar, Çin milletinin üzerine
yürümekte, tepelerine balyoz gibi inmekte ne kadar da haklıymış.
Allah’tan
dileğimizdir: Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz bu vicdansız, midesiz, hayasız
canilerin zulmünden bir an evvel kurtulsun.
Yorumlar
Yorum Gönder