DOĞU SLAVLARIN KAVGASINDA KİM HAKLI

Alp Ramazanoğlu |

Rusya ve Ukrayna arasındaki kriz alelade bir sorun olarak ele alındığında çözüm arayışları sakat kalır. Tarihsel arka plana dayanan dinsel ve ırksal ortaklık temelinden bugünlere uzanan Rusya Ukrayna ilişkileri kardeşlik, rekabet ve hatta düşmanlığı da içinde barındıran kompleks bir çerçeve içindedir.

Ruslar ve Ukraynalılar; dil, din, mezhep ve ortak kültür bakımından en az Türkler ve Azerbaycanlılar kadar kardeştir. En az diyorum çünkü Türkler ve Azerbaycanlılar arasında olan mezhep farkı bile Ruslar ve Ukraynalılar arasında yoktur.

İki halk da Slav ulusunun bir parçası olan Doğu Slavları içindedir. Hristiyan ve Ortodoks olarak din ve mezhep birliğine sahiptir. Ukrayna’nın doğusunda Rusça hakimken batısında uzun süren Polonya egemenliğinde gelişen Ukraynaca konuşulur. Rusça ve Ukraynaca, Türkçe ve Azerbaycanca’dan biraz daha az olmak üzere karşılıklı anlaşılabilirliğe sahiptir.

Tarihteki ilk Rus devleti, Ukrayna’nın başkenti Kiev merkezli kurulan Kiev Knezliği’dir. Daha sonra Rusya olacak Moskova Knezliği, Kiev’in devamıdır. Bu nedenle Ruslar ve Ukraynalılar arasında bir dönem “gerçek Rus biziz” tartışması bile yaşanmıştır. “Ukrayna” kelimesinin anlamı “Sınır ülkesi” demektir. Eski adı Rutenya olan ülkenin parlamentosunda, Rusya-Ukrayna krizi öncesinde isim değişikliği bile önerilmiş ve Ukrayna’nın adının “Küçük Rusya” olması bile tartışılmıştır.

Rusya, Osmanlı’dan Güney Ukrayna ve Kırım’ı Polonya’dan ise Batı Ukrayna’yı kazandığı savaşlar sonucu ele geçirerek tüm Ukraynalıların tek bir ülkede yaşamasını sağlamıştır.

Sovyet Devrimi’nden sonra oluşan federatif yapılanmada Kırım’ı kendi egemenliğinde tutan Rusya, 1957’de ise Kırım’ı Ukrayna’ya hediye etmiştir. Bu armağanın arka planında Stalin’in Ukrayna’ya karşı sergilediği düşmanca tutum saklıdır. İkinci Dünya Savaşı’nda Ukrayna’yı savunmayan Stalin yönetimi, savaş sonrasında da bu ülkede büyük bir kıtlık yaşanmasına sebep olmuştur.

Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasından sonra Rusya, Kırım’ı geri istememiş, bağımsız Ukrayna’nın bir toprağı olarak tanımıştır.

Ruslar, tarih boyunca Ukraynalı soydaşları için bunları yaparken Polonya kültür etkisi altındaki Batı Ukraynalılar, ülkelerinin tamamını Avrupa Birliği ve NATO eksenine dahil ederek Rusya’nın en büyük düşmanları tarafından kuşatılmasına sebep olmak istemekteler. 2003-2004 yıllarından bu yana süregelen bu talep nedeniyle Rusya, önce Rus çoğunluğundaki Kırım’ı geri aldı. Sonra yine Rus çoğunluğundaki Donbas’ta ayrılıkçı yönetimler kurdu.

Ukrayna, kendini Batı’ya sömürtmek sevdasıyla topraklarını kaybetse de bu isteğinden geri durmuyor. Kardeşleri Ruslara sırtını çevirip, Rusya için büyük güvenlik sorunlarına neden olacağını bile bile kendi ülkesini Batı’ya sömürtmeyi bu kadar arzulayan bir ülkeden ancak ibret alınabilir.

Özellikle bize ders olmalı: İki kardeş halkı birbirine böylesine kırdıran Batı şeytanlığına karşı daima uyanık kalmamız gerektiğini hiç unutmamalıyız.

Yorumlar

Popüler Yayınlar